GÜNDÜZ ' lerin küçük bir öyküsü...
Salih Ağa ağızdan ağıza, sonraları olmuş Salifu...
Paşaloğlu Mustafa da Salifu Mustafa olarak bilinir...
Mustafa'nın anası / babası ölmüş. Mustafa daha bebektir. Zor geçinilenen yıllar. Zıvadan Rüstem diye biri, davarları için çoban aramaya gelir köye. Kalan ailesi Mustafa'yı Rüstem'e verirler. Rüstem çuvala atar Mustafa'yı, vurur omuzuna geçer gider. Evine varır. Ama her nedense çuvalı içeri sokamaz. İçerden karısı seslenir, ne uğraştın durdun, ne aldın ki, ne o, içeri alsana. Karısına; hiç Oğuz'dan köpek yavrusu aldım da der, alır çuvalı merada davarların yanına ine (mağaraya) götürür. Çobanlık sırasında davarlarla orada yaşıyorlarmış. Mustafa orada büyür.
Topalu Hasan'ın karısı Fatma, köyün imamı Ahmet Ali'nin kızıdır. Topalu Hasan ile Fatmanın kızı olan Fatmanın Gülüzar hizmetçi olarak bir köy tahsildarının yanına Trabzon / Boztepe'ye verilir. 15 yaşına kadar Rum çocukları ile büyür. O yıllarda Abdülhamid bir yasa çıkarıyor: Yetimle evlenenler askerlikten muaf (af edilmek) sayılıyor. Bu yasa nedeniyle, Alefendi'nin anası, Fatmanın bacısına Gülüzar' ı Alefendi ile evlendirelim der. Bunun üzerine Fatma; Gülüzar'ı köye getirmek üzere yayan olarak Trabzon'a gider. Gülüzar anasını görünce sevincinden depelek olur, "anam karşıdan görününce, göğnümüş armut gibi koktu..." derdi
Alefendi ile evlenir Gülüzar. Alefendi askerlikten kurtulunca, hamile halde Gülüzar'ı boşar. Gülüzar anasıın yanına döner. Ama çocuğunu düşürmeye karar verir. Düşük sırasında anası görür. Bakar ki düşürülen çocuk erkektir, çok kızar, Gülüzar'ı öldürecektir. Baltayı alır arkadan kafasına sallar ama balta Gülüzar'ın omuzuna gelir, koca yara açılır. " Beş yılda ancak iyi oldu yaram derdi anam." Çocuk Çavuşun Bekir'le yaşıtmış.
Hasan Ustanın kardeşi Hoca, bir gün çağırıyor Fatmanın Gülüzar'ı; Zıvadan Oğuz'a gezmeye gelen Salifu Mustafa ile nikahlıyor. Fatmanın Gülüzar; şimdiki Ahmet Ali'nin evinin yanındaki eski evinde oturuyor o sırada. Salifu Mustafa o eve iç güveyi geliyor.
Ahmet Ali Gündüz
|